Home » Featured » Yorum: Can Dündar Meselesi Ve Bir Çağrı

Yorum: Can Dündar Meselesi Ve Bir Çağrı

candundarCan Dündar’ın MİT TIR’ları dosyasını haber yapmasını doğru bulmayabilirsiniz. “Bu bir gazetecilik faaliyeti değildir” diyebilirsiniz. Hatta bundan dolayı yargılanması gerektiğini de düşünebilirsiniz.

Fakat mesele Can Dündar veyahut MİT TIR’ları meselesi olmaktan çıktı.

Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı tanıyan bu iktidar. Mahkemenin üyelerini atayan da aynı iktidar.

Buna rağmen Anayasa Mahkemesi Can Dündar davasında, tutuklu yargılanmasında bir hak ihlali olduğuna karar verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve medyada tetikçiliği kendisine meslek edinmiş Erdoğanistler bu kararı tanımadıklarını ilan edip aleyhte kampanya başlattı. Dündar ve Erdem Gül’ün 25 Mart’taki duruşmada yeniden tutuklanmalarını istiyorlar.

Duruma bakılırsa yeniden bir tutuklanma çıkabilir.

Her gün asker, polis, sivil onlarca insan ölüyor.

Bodrumlarda insanlar yakılıyor. Yüz binlerce insan evini yurdunu terk ediyor. Şehirlerde her gün canlı bombalar patlıyor. Böyle bir ortamda Can Dündar’ın, Erdem Gül’ün veyahut sizin, benim birkaç ay hapis yatmamızı dert etmek anlamsız kalıyor.

Fakat dediğim gibi mesele Can Dündar’ın hapis meselesi olmaktan çıktı. Bir cumhurbaşkanı ve etrafına toplanan bir grup tetikçi hukuku tanımadığını ilan ediyor. Anayasa’yı hiçe sayıyor. Yargının bağımsızlığına ağır bir darbe daha indiriyorlar.

Böyle yaparak esasında kimsenin güvende olmadığını, hepimizin kaderinin onun iki dudağı arasında olduğunu düşünmemizi istiyorlar. Çünkü bunu bir bilek güreşi olarak görüyorlar. Yaymaya çalıştıkları korkuyla, savurdukları tehditlerle Can Dündar üzerinden hepimizi sindirmek, köleleştirmek istiyorlar. Sesimizi kısmak istiyorlar.

Ya susup Erdoğan’ın bizi korkutmak, sindirmek için Dündar üzerinden yürüttüğü bu hukuk tanımazlığına teslim olacağız ya da itiraz edip haysiyetimize, onurumuza, özgürlüğümüze, insanlığımıza sahip çıkacağız.

Hukuku hiçe sayan bu kaba kuvvete teslim olamayız. Özgürlüğümüzü, insan gibi yaşama hakkımızı bir kişinin iki dudağı arasına teslim edemeyiz. Korkarak, sinerek tüm bu olup bitenler karşısında insanlığımızdan vazgeçemeyiz.

İçimizden mırıldanmakla veyahut sosyal medyada birkaç mesaj yazmakla da yetinemeyiz. Bu kadar haysiyetsiz bir yaşam süremeyiz.

Yargıyla, polisle, etrafında toplanan tetikçilerle bir gazetecinin üzerine çullanmaktan utanmayan bir cumhurbaşkanına toplumsal sağduyunun, birey onurunun, insan haysiyetinin ne olduğunu göstermeliyiz. Milyonların bir kişiden daha büyük olduğunu ona hatırlatmalıyız.

Bu ülkede kaba kuvvete boyun eğmeyecek, hukuku, adaleti, özgürlüğü, eşitliği ve insan gibi yaşamayı savunan milyonların olduğunu göstermeliyiz. Bütün yaptıklarının yanında yargıyı devre dışı bırakıp eline geçirdiği güçle özgürlüğümüzü yok etme çabasına “O kadar da değil” diyerek set çekmeliyiz. Halkla bilek güreşi tutulmayacağını ispat etmeliyiz.

Eğer bunu yapmazsak hepimizi teker teker korkutup sindirmesini, köleleştirmesini büyük bir utanç içinde izleyeceğiz. Ve en sonunda da köle gibi yaşamaya mahkum olacağız.

Bu mesele somut bir hukuk ihlali. Elimizde kapı gibi Anayasa Mahkemesi kararı var. Yargının en üst kurumunun kararını hiçe saymak somut bir kaba kuvvet göstergesi. Bu yüzden söz konusu karar hukuka sahip çıkmak ve cumhurbaşkanına hukuka saygılı olmayı hatırlatmak için önemli bir imkan.

Peki ne yapmalıyız?

Muhalefet partileri –birkaç nöbetçi vekil şeklinde değil, liderleriyle beraber tam kadro- öncülüğünde aydınlar, yazarlar, sanatçılar, gazeteciler, halk… “Ben bu hukuk tanımazlığı kabul etmiyorum” diyen herkes 25 Mart günü mahkeme binası önünde toplanmalıyız.

Yargı kararına saygılı ol. Hukuku tanımayacak, meseleleri kaba kuvvetle çözmeye çalışacaksanız o zaman hepimizi alın” demeliyiz.

Sonrasını onlar düşünsün.

Ben orada olacağım. “Bu kaba kuvvete boyun eğmem” diyen herkesi beklerim.

Gazdan, TOMA’dan korkup bunu da yapmayacaksak o zaman sesimizi kesip köle gibi yaşamaya, sıramız geldiğinde öldürülmeye razı olalım.

Zaten başka seçeneğimiz de kalmayacak.

Levent Gültekin

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.