Home » Featured » Yorum: Yazık Bu Ülkeye, Bunları Hak Etmiyor!

Yorum: Yazık Bu Ülkeye, Bunları Hak Etmiyor!

20160314215325_hcflas15mart

Diyarbakır Sur’dan 7 Mart günü tahliye edilenlerin çıplak fotoğrafları tartışmalara neden oldu. Valilik, ‘fotoğrafın izinsiz çekilip dağıtıldığını, teslim olan kişilerin üzerlerinin bombalı tuzak ihtimali nedeniyle çıkarıldığını, aynı uygulamanın bütün dünyada yapıldığını’ duyıurdu

Terör insanlık suçudur.
Elbette.
Terörü lanetliyoruz.
Tamam.
Kahrolsun PKK!
Pekiyi.
Şehitler ölmez vatan bölünmez!
Olmuştur.
Terörün son çırpınışları…
İyi güzel.
Tünelin uçundaki ışık yanıp sönüyor.
Fevkalade.
(…)
Eyyy!
Buraya baksanıza.
Yıllarımız bu edebiyatla geçti.
Hep bu klişeler uçuştu havada, her terör şiddet saldırısının ardından aynı sloganları attık.
Ama değişen bir şey olmadı.
Sorun olduğu yerde de durmadı, her geçen gün derinleşti.
Kan da durmadı, oluk gibi akmaya devam etti.
Kafa değişmedikçe sorun çözülmez.
Kan gölü büyür, o kadar.
Bir haftalık kafa dinlemenin son günlerinde iki yazı yazdım.
Biri dün yayımlandı, önüne bir bölüm ekledikten sonra…
Bugün de, Ankara katliamının öncesinde yazdığım yazıyı değiştirmiyorum.
Yukarıdaki girişle birlikte yayımlıyorum.
Yazık bu memlekete, bütün bunları hak etmiyor.

* * *
Bu ‘devlet kafası’ bölecek ülkeyi!

Kürtlere yaşatılan acıları hep seyrettik. Bugün de öyle. Sesimiz çıkmıyor. Yazıklar olsun

Eskiden de böyleydi.
Köyler zorla boşaltılırdı.
Köyler, ormanlar yakılırdı.
Kürtler kendi memleketlerinden sürgün edilir, sürgün yaşarlardı.
Eskiden köyler insansızlaştırılırdı.
Bugün de farklı değil.
Şehirler insansızlaştırılıyor.
Sur…
Cizre…
Nusaybin…
Silopi…
Mahalleler kapatılıyor.
Abluka altına alınıyor.
Bombalanıyor.
Enkaz yığını hâline getiriliyor.
Eskiden de böyleydi.

Bugün de farklı değil.
Toplu işleniyor cinayetler.
Mahalleler kapatılıp kıyım yapılıyor.
Yakılıyor insanlar.
Eskiden de öyleydi.
Ermeni dölü derlerdi.
Sünnetsiz derlerdi.
Bugün de farklı değil.
Ruslarla işbirliği yapan Ermeni çeteleri diyorlar.
Eskiden de böyleydi.
Milletvekili dokunulmazlıkları kaldırılırdı.
Meclis kapısından doğruca hapishaneye atılılırdı Kürt milletvekilleri.
Bugün de farklı değil.
HDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılması kapıda.
Eskiden de böyleydi.
Gazeteci kılıklı teröristler derdi devlet büyükleri.
Bugün de diyorlar.
Eskiden de böyleydi.
Kitaplar, yazılar suç aleti sayılırdı.
Şimdi de öyle.
Örneğin benim iki kitabım, Delila ve Kürdistan Günlükleri suç sayıldı, toplatma kararı alındı, soruşturma açıldı haklarında…
Eskiden de böyleydi.
Elleri daha serbest kalsın diye, daha rahat hukuk dışına çıkabilsinler diye yeni kanuni zırhlar talep ederlerdi.
Bugün de öyle.
Eskiden de böyleydi.
Hapishaneler Kürt siyasetçilerle dolar taşardı.
Bugün de öyle.
HDP’lilere dönük tutuklama dalgası kabardıkça kabarıyor.
Eskiden olduğu gibi bugün de, devletin elinin ne kadar ağır olduğunu göstermek için yapılıyor bütün bunlar.
Ya devletten yanasın, ya terörden yana diye yapılıyor.
Eskiden olduğu gibi bugün de, söz konusu vatansa gerisi teferruattır diye yapılıyor.
Eskiden de böyleydi.
Bugün de değişmedi.
Vatan bölünmesin diyerek, milli birlik beraberlik olsun diyerek yaşatılıyor tüm bu acılar.
Eskiden de böyleydi.
Kürtlere yaşatılan acıları hep seyrettik.
Görmedik.
Acılara gözlerimizi kapattık.
Diyarbakır Askeri Cezaevi’nde insanlara bok yedirildi, tutsak muamelesi yapıldı, çıt çıkmadı.
Sesimizi çıkarmadık, terörle mücadele diye, vatan millet sakarya diye.
Bugün de öyle.
Sesimiz çıkmıyor.
Seyretmekle yetiniyoruz acıları.
Yazıklar olsun.
Oysa, asıl bu acılar ülkeyi bölmeye götürüyor.

Hasan Cemal

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.